2 Krallar 5

6. Cüzamlı Naaman’ın Mucizevi İyileşmesi (5:1-19)

5:1-4   Elişa’nın mucizeler yapan gücünün haberi Aram ordusunun içinde de yayıldı. Yahudi bir köle kız, Naaman’ın evinde hizmet ediyordu. Naaman, Aram ordusunun komutanıydı. Onun deri hastalığı olduğunu bilen köle kız, Samiriye’deki Elişa peygamberin onu iyileştireceğini söyledi. Bu kız, dünya gözünde hiçbir öneme sahip olmayan birinin, çok önemli bir konumda bulunarak Tanrı’ya bağlılık göstermekle, kurtuluş tarihinin yönünü etkileyeceğine örnektir. D.L. Moody şu yorumu yapar:

Küçük bir hizmetçi kız, iki krallıkta karışıklık yaratan birkaç söz söyledi. Tanrı, İsrail’de hiç kimse için yapmadığını yaparak kızın imanını onurlandırdı. (Luk. 4:24’e bk.). Çocukların parmakları, yetişkinlere defalarca doğru yönü işaret etmiştir. Hizmetçi kız, Tanrı’nın İsrail’de hiç kimse için yapmadığını, Naaman için yapacağını söyleyerek Tanrı’yla övündü. Tanrı da onun imanını onurlandırdı. 1

5:5-7   Naaman, Aram Kralı Ben-Hadat’tan, İsrail Kralı’na gönderilmek üzere bir mektup, para armağanları ve giysiler aldı. Büyük olasılıkla mektupta Elişa’dan söz edilmiyor, Naaman’ın iyileştirilmesi rica ediliyordu. İsrail Kralı böyle mantıksız bir rica üzerine öfkeden çılgına döndü ve Aram Kralı’nın kendisine saldırmak için bir bahane aradığını düşündü.

5:8-12   Elişa, kralın kötü durumunu haber aldı ve Naaman’ın kendisine gönderilmesini istedi. Sarayda hiçbir güç yoktu, çünkü hepsi putperestti. Ama İsrail’de bir insanı iyileştirecek güce sahip, Tanrı’nın bir peygamberi bulunmaktaydı. Elişa, Naaman’la yüz yüze konuşmadı; iman edildiği taktirde söyledikleri yeterli olacaktı. Elişa, Naaman’a yedi kez Şeria Irmağı’nda yıkanmasını bildirdi. Naaman ise daha dramatik ve renkli bir iyileştirme biçimi bekliyordu. Söylenenlere öfkeyle karşı geldi ve Şam’daki ırmakların, Şeria’dan daha iyi olduğunu söyledi.

5:13,14   D. L. Moody sorunu titizlikle şöyle analiz eder:

Naaman’ın iki hastalığı vardı: Gurur ve cüzam. İkincisi kadar, birincisinin de iyileştirilmesi gerekliydi. Naaman’ın gururdan sıyrılması ve söylenene uygun olarak yıkanması gerekiyordu. 2

Sonunda hizmetkârları Naaman’ı, istenen zor bir şey olmasa da, yapmasının doğru olacağına ikna ettiler. Naaman söyleneni yapınca tamamen iyileşti. Gururundan sıyrıldı ve deri hastalığından kurtuldu.

5:15-19   Naaman, İsrail’in Tanrısı’na iman etti ve Elişa’yı ödüllendirmek istedi. Ama peygamber ondan hiçbir şey kabul etmeyecekti. Aramlı komutan bulunduğu topraklardan iki katır yükü toprak almak için izin istedi. Çünkü gerçek Tanrı’ya kendi ülkesinde İsrail toprağı üzerinde tapınmak istiyordu. Resmi görevinin, efendisiyle birlikte Rimmon Tapınağı’na tapınmak için girmesini, hatta tapınakta yere kapanmasını gerektirdiğini açıkladı. Ama Rab’bin bundan dolayı kendisini bağışlamasını umduğunu söyledi. Elişa buna ne karşı çıktı ne de onayladı, ona yalnızca esenlikle gitmesini söyledi.

Naaman’ın öyküsünde lütuf müjdesinin klasik bir örneğini buluruz. Naaman Tanrı’ya düşmandı; Aram ordusunun komutanıydı. İnsan gözüyle konumu çaresiz ve imkansızdı, çünkü bir cüzamlıydı (Rom.5:6-10). Yahudi olmadığından, Tanrı’nın vaatlerine ve antlaşmalarına yabancıydı. O’nun bereketine sahip çıkamazdı (Ef.2:11,12). Ama Tanrı’nın lütfu, insan ihtiyacını karşılamak için Naaman’a erişti. Naaman’ın tek yapması gereken şey, kendini alçaltması ve Rab’bin sözüne uymasıydı. Sonunda Tanrı’nın sözüne uyarak kendisini yıkadı ve sudan yeni bir insan olarak, yeni bir cilt ve yeni bir yürekle çıktı.

Sevecen Rabbimiz’in harika lütfu,
Günahı ve suçumuzu aşan lütuf,
Kuzu’nun kanının döküldüğü,
Golgota tepesinde bize ulaştı.
Julia H. Johnston

7. Gehazi’nin Açgözlülüğü (5:20-27)

Gehazi, Elişa’nın reddettiği Naaman’ın armağanlarına göz dikmişti. Ona, Elişa’nın kendisini kısa bir süre önce Efrayim’in dağlık bölgesinden gelmiş olan iki genç peygambere verilmek üzere armağanları alsın diye gönderdiğini söyledi. Sonra parayı ve giysileri alarak evine götürdü. Bir peygamber olarak Elişa, sık sık Rab’den özel açıklamalar alırdı. Şimdi de uşağının yaptıkları konusunda bilgilendirilmiş ve Gehazi yanına vardığında, Elişa yaptığını onun yüzüne vurmuştu. Açgözlü uşağa para, giysiler ya da parayla satın alınan diğer şeylerin peşinden gitme zamanı olmadığını söyledi. Bu davranış, Naaman’ın da Tanrı lütfunun bütünüyle karşılıksız olduğunu düşünmesine engel olabilirdi.

 

Kutsal Kitap

1 Aram Kralının ordu komutanı Naaman efendisinin gözünde saygın, değerli bir adamdı. Çünkü RAB onun aracılığıyla Aramlıları zafere ulaştırmıştı. Naaman yiğit bir askerdi, ama bir deri hastalığına yakalanmıştı.
2 Aramlılar düzenledikleri akınlar sırasında İsrailden küçük bir kızı tutsak almışlardı. Bu kız Naamanın karısının hizmetine verilmişti.
3 Bir gün hanımına, ‹‹Keşke efendim Samiriyedeki peygamberin yanına gitse! Peygamber onu deri hastalığından kurtarırdı›› dedi.
4 Naaman gidip İsrailli kızın söylediklerini efendisi krala anlattı.
5 Aram Kralı şöyle karşılık verdi: ‹‹Kalk git, seninle İsrail Kralına bir mektup göndereceğim.›› Naaman yanına on talant gümüş, altı bin şekelfç altın ve on takım giysi alıp gitti.
6 Mektubu İsrail Kralına verdi. Mektupta şunlar yazılıydı: ‹‹Bu mektupla birlikte sana kulum Naamanı gönderiyorum. Onu deri hastalığından kurtarmanı dilerim.››
7 İsrail Kralı mektubu okuyunca giysilerini yırtıp şöyle haykırdı: ‹‹Ben Tanrı mıyım, can alıp can vereyim? Nasıl bana bir adam gönderip onu deri hastalığından kurtar der? Görüyor musunuz, açıkça benimle kavga çıkarmaya çalışıyor!››
8 İsrail Kralının giysilerini yırttığını duyan Tanrı adamı Elişa ona şu haberi gönderdi: ‹‹Neden giysilerini yırttın? Adam bana gelsin, İsrailde bir peygamber olduğunu anlasın!››
9 Böylece Naaman atları ve savaş arabalarıyla birlikte gidip Elişanın evinin kapısı önünde durdu.
10 Elişa ona şu haberi gönderdi: ‹‹Git, Şeria Irmağında yedi kez yıkan. Tenin eski halini alacak, tertemiz olacaksın.››
11 Gelgelelim Naaman oradan öfkeyle ayrıldı. ‹‹Sandım ki dışarı çıkıp yanıma gelecek, Tanrısı RABbi adıyla çağırarak eliyle hastalıklı derime dokunup beni iyileştirecek›› dedi,
12 ‹‹Şamın Avana ve Farpar ırmakları İsrailin bütün ırmaklarından daha iyi değil mi? Oralarda yıkanıp paklanamaz mıydım sanki?›› Sonra öfkeyle dönüp gitti.
13 Naamanın görevlileri yanına varıp, ‹‹Efendim, peygamber senden daha zor bir şey istemiş olsaydı, yapmaz mıydın?›› dediler, ‹‹Oysa o sana sadece, ‹Yıkan, temizlen› diyor.››
14 Bunun üzerine Naaman Tanrı adamının sözü uyarınca gidip Şeria Irmağında yedi kez suya daldı. Teni eski haline döndü, bebek teni gibi tertemiz oldu.
15 Naaman adamlarıyla birlikte Tanrı adamının yanına döndü. Onun önünde durup şöyle dedi: ‹‹Şimdi anladım ki, İsrail dışında dünyanın hiçbir yerinde Tanrı yoktur. Lütfen, bu kulunun armağanını kabul et.››
16 Elişa, ‹‹Hizmetinde olduğum yaşayan RABbin adıyla ant içerim ki, hiçbir şey alamam›› diye karşılık verdi. Naaman direttiyse de, Elişa almak istemedi.
17 Bunun üzerine Naaman, ‹‹Madem armağan istemiyorsun, öyleyse buradan iki katır yükü toprak almama izin ver›› dedi, ‹‹Çünkü bu kulun artık RABbin dışında başka ilahlara yakmalık sunu ve kurban sunmayacaktır.
18 Ama RAB kulunu bir konuda bağışlasın. Efendim tapınmak için Rimmon Tapınağına girip kendisine eşlik etmemi isteyince, tapınakta onunla birlikte yere kapandığımda RAB bu kulunu bağışlasın.››
19 Elişa ona, ‹‹Esenlikle git›› dedi. Naaman oradan ayrılıp biraz uzaklaşınca,
20 Tanrı adamı Elişanın uşağı Gehazi, ‹‹Efendim, Aramlı Naamana çok yumuşak davrandı; getirdiği armağanları kabul etmedi›› dedi, ‹‹Yaşayan RABbin hakkı için, peşinden koşup ondan bir şey alacağım.››
21 Böylece Gehazi Naamanın peşine düştü. Naaman ardından birinin koştuğunu görünce, arabasından inip onu karşıladı ve, ‹‹Ne oldu?›› diye sordu.
22 Gehazi, ‹‹Bir şey yok›› dedi, ‹‹Yalnız efendimin bir ricası var. Biraz önce Efrayimin dağlık bölgesinden iki genç peygamber geldi. Efendim onlara bir talant gümüşle iki takım giysi vermen için beni gönderdi.››
23 Naaman, ‹‹Lütfen iki talant al!›› dedi ve ısrarla iki talant gümüşü iki torbaya koyup bağladı. Ayrıca iki uşağına da birer takım giysi verdi. Uşaklar Gehazinin önüsıra bunları taşıdılar.
24 Tepeye varınca Gehazi eşyaları ellerinden alıp eve koydu, adamları da geri gönderdi.
25 Sonra gidip efendisi Elişanın huzuruna çıktı. Elişa, ‹‹Neredeydin, Gehazi?›› diye sordu. Gehazi, ‹‹Kulun hiçbir yere gitmedi›› diye karşılık verdi.
26 Bunun üzerine Elişa, ‹‹O adam arabasından inip seni karşılarken ruhum seninle değil miydi?›› diye sordu, ‹‹Şimdi gümüş ya da giysi, zeytinlik, bağ, koyun, sığır, erkek ve kadın köle almanın zamanı mı?
27 Bu yüzden Naaman’ın deri hastalığı sonsuza dek senin ve soyunun üzerinde kalacak.›› Böylece Gehazi Elişa’nın huzurundan kar gibi beyaz bir deri hastalığıyla ayrıldı.

1.D. L. Moody, Notes from My Bible, s.58.

2.A.g.e.